Öğretmenlik Meslek Kanunu Tartışmaları Devam Ediyor
Öğretmenlik Meslek Kanunu üzerindeki tartışmalar giderek artıyor. Türk Eğitim Sen, tasarının içindeki eksiklikleri Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) bulunan komisyona iletti. Sendika, geçtiğimiz günlerde TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda Öğretmenlik Mesleği Kanunu teklifinin görüşmelerine katılarak, Türk Eğitim-Sen olarak kanun teklifi ile ilgili eleştirilerini, görüşlerini ve önerilerini dile getirdi.
Türk Eğitim Sen’in Öğretmenlik Meslek Kanunu Talepleri
Türk Eğitim Sen, Milli Eğitim Akademisi ile ilgili düzenlemenin Öğretmenlik Mesleği Kanunu’ndan ayrı bir şekilde ele alınması gerektiğini savundu. Urfalı, kanun teklifinin 7 bölüm, 39 madde ve 3 geçici maddeden oluştuğunu, bu maddelerden 7’sinin doğrudan, 13’ünün ise dolaylı olarak akademi ile ilgili olduğunu belirtti. Bu bağlamda, Milli Eğitim Akademisi ile ilgili düzenlemenin, Hâkimler ve Savcılar Kanunu ve Adalet Akademisi Kanunu’na benzer bir şekilde yapılması gerektiğini ifade etti.
Taslakta Yer Alan ve Türk Eğitim Sen Tarafından Yanlış veya Eksik Bulunan Hususlar:
- Sözleşmeli öğretmenlik uygulaması, kamuda aynı işi yapan çalışanların farklı statülerde istihdamını doğru bulmadığımız için tamamen karşı olduğumuz bir durumdur. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4. maddesi gereğince sözleşmeli personel geçici işlerde ve belirli sürelerde istihdam edilebilir. Sözleşmeli öğretmen istihdamı, Millî Eğitim Bakanlığı’nın norm kadro nedeniyle ortaya çıkan öğretmen ihtiyacını kadrolu öğretmenlerle kapatmadığı durumlarda yapılabilir.
- Özel program ve proje uygulayan eğitim kurumlarına yönetici ve öğretmen görevlendirmesi, yıllardır eğitimde yaşanan en önemli problemlerden biridir. Bu okullara yapılacak atamalarda keyfiyeti ortadan kaldırmak yerine, keyfi tasarrufları kanuni güvence altına almak en büyük yanlıştır.
- Milli Eğitim Akademisi’nin öğretmen yetiştirme sürecinin bir parçası olarak düzenlenmesi, kabul edilemez bir durumdur.
- Akademide hazırlık eğitimine alınan öğretmen adaylarına, eğitimleri süresince barınma ve iaşelerini sağlamak için ödenecek aylık ücretin en az, göreve yeni başlayan bir öğretmenin aylık ücreti kadar olması gerekmektedir.
- Öğretmenlik ile ilgili mevzuatın büyük bir kısmının kanunda yer alması gerekirken, bu konuda kapsam oldukça dar tutulmuştur.
- Öğretmenler, merkezi sınavlarda düşük ücret ödenmesi gibi çeşitli nedenlerden dolayı görev almak istememektedir. İhtiyaç halinde, Milli Eğitim Bakanlığı sınavları dışında resen görev verilmemelidir.
- Öğretmenlerin hak, ödev ve sorumlulukları ile yöneticilerin ödev ve sorumluluklarının düzenlenmesi konusunda taslak yetersiz kalmıştır.
- Öğretmenlerin mesleki gelişimine dair yasal zemin, ihtiyaç ve beklentileri karşılayamayacaktır.
- Öğretmenlerin yer değiştirmesine dair düzenlemeler eksik bırakılmıştır.
- Eğitim çalışanlarının şiddetten korunmasına dair yasal düzenlemeler sevindirici olsa da, şiddet hadiseleri meydana geldiğinde şikâyete bağlı kalmaksızın fail hakkında kamu davası açılması sağlanmalıdır.
- Hizmet puanlarının tespitine dair eksiklikler giderilmemiştir.
- Yönetici görevlendirme süreci mutlaka kanunda yer almalıdır. Liyakat ve ehliyete dayalı bir yönetici atama sistemi mutlaka kanuni güvenceye kavuşturulmalıdır.
Öğretmenlerin Başarısını Takdir ve Teşvik Eden Ödül Sistemi Tahsis Edilmeli
- Başarıyı takdir ve teşvik eden bir ödül sistemi mutlaka kanunla birlikte oluşturulmalıdır.
- Öğretmenlik mesleğinin sona erdirilmesi ve hizmet sınıfının değiştirilmesine dair düzenleme, kişisel inisiyatiflere ve mobbing uygulamalarına karşı tedbirler içermelidir. Sağlık Kurulu raporu mevzuatta mutlaka yer almalıdır.
- Akademi süreci sonucunda sözleşmeli öğretmenlerden, mazereti dışında atandığı göreve başlamayan veya göreve başlayıp ayrılanların tekrar akademide hazırlık eğitimine katılma süresi 3 yıldan 1 yıla indirilmelidir.
- Hiçbir öğretmenin başöğretmen unvanı almadan emekli olmaması gerektiğini savunuyoruz. 2006 yılından bu yana görevde bulunan öğretmenler, 20 yıllık hizmet süresini tamamladıklarında başöğretmen unvanı almalıdır.
Kamuda Tüm Öğretmenler Sadece Kadrolu İstihdam Edilmeli
Urfalı, teklifte mutlaka bulunması gereken hususları sıraladı. Bunlar arasında:
- Kamuda tüm öğretmenlerin sadece kadrolu istihdam edilmesi.
- Özel sektörde çalışan öğretmenlerin aylık ücretlerinin kamu öğretmenleriyle eşdeğer olması.
- Öğretmen atamalarının mülakat olmaksızın ve KPSS başarısı esas alınarak yapılması.
- Mazeret tayinleri başta olmak üzere, tayinlerde yaşanan sorunları giderecek bir nakil sisteminin kurulması.
- Liyakati esas alan ve adalet zemininde yürüyen bir yönetici atama sisteminin yasal zeminde oluşturulması.
- Öğretmenlerin mesleki ve kişisel gelişimleri için gerekli tedbirlerin alınması.
- Öğretmenlik mesleğine yönelik genel kaygıların ortadan kaldırılması.
- Maaş ve özlük haklarının günümüz ekonomik koşullarına ve öğretmenlik mesleğinin itibarına uygun şekilde belirlenmesi.
- Türkiye’de öğretmen istihdamı ile ilgili ihtiyaç analizi yapılması ve MEB ile YÖK koordinesi ile eğitim fakültelerinin sayısı ve kontenjanlarının buna göre belirlenmesi.
- Sözleşmeli öğretmenlik ve ücretli öğretmenlik uygulamalarının kaldırılarak tüm öğretmenlerin kadrolu şekilde istihdam edilmesi.
- Öğretmen liselerinin tekrar hayata geçirilmesi.
- Zorunlu hizmet bölgelerinde çalışan öğretmenlere ekonomik ve özlük hakları açısından teşvik verilmesi.
- Öğrenim özrünün, kendi alanında ya da eğitim bilimleri alanında tezli yüksek lisans ve doktora öğrenimine devam edenler için geri getirilmesi.
- Özellikle eş durumu atamalarında aile bütünlüğünün sağlanması açısından kolaylıklar sağlanması.
- Özel program ve proje uygulayan eğitim kurumları için liyakati esas alan yazılı sınav esasına dayalı yönetici atama sisteminin kurulması.
- Eğitim kurumu yöneticilerine, yönetici olarak il dışı tayin hakkı verilmesi.
Afete Maruz Kalan Öğretmenlere Teşvik Edici Tedbirler Alınmalı
- Eğitim kurumu müdürlüğü görevinin ikinci görev kapsamından çıkarılarak asli görev haline getirilmesi.
- Doğal afet durumlarında afete maruz kalan bölgelerdeki öğretmenlere teşvik edici tedbirler alınması.
- Her yıl öğretmen atamalarının standart bir takvim doğrultusunda ve 1 Eylül’de göreve başlayacak şekilde gerçekleştirilmesi.
- Eğitim Fakültesi son sınıfta yapılan öğretmenlik uygulaması stajı süresince öğretmen adaylarının sigortalanması ve asgari ücretin en az yarısı kadar ücret verilmesi.
- Mesleki kıdemi 5 yıl olan öğretmenlere uzman, 5 yılını tamamlamış uzman öğretmenlere de başöğretmen unvanı verilmesi ve yüksek lisans ile doktora öğrenimi sürelerinin bu sürelerden düşülmesi.
- Öğretmenlik kariyer basamakları sisteminin getirdiği mali hakların emeklilik sistemine de yansıtılması.
- Görev ve sorumlulukları bağlamında ücret dengesizliğini önlemek için, Genel İdare Hizmetleri sınıfında görev yapan yöneticilere kıdemlerine bağlı olarak uzman öğretmen ve başöğretmen tazminat tutarlarının maaşlarına yansıtılması.
- Ücretli öğretmenlik, özel öğretim kurumları öğretmenliği, PİKTES öğreticiliği, öğretim üyeliği ile öğretim görevliliğindeki sürelerin uzman ve başöğretmenlik için gerekli kıdem hesabına sayılması.
- Kariyer basamaklarındaki geçişlerde kademe ilerlemesinin durdurulması cezası almamış olma şartıyla eğitim programına katılma zorunluluğuna yer verilmemesi.
- Eğitim kurumu çalışanlarına mobbing uygulanmaması için yaptırımların belirlenmesi.
- Başarıyı esas alan, objektif kriterlere dayalı ödül sisteminin oluşturulması.
- Öğretim yılına hazırlık ödeneğinin tüm eğitim çalışanlarına bir asgari ücret tutarında ödenmesi.
- Milli Eğitim Yönetici Akademisi kurulması ve eğitim kurumları müdürlerinin bu akademide yetiştirilmesi.
- Tüm öğretmenlerin maaş karşılığı ders saati 15 saat olarak belirlenmeli.
- Öğretmenlerin ek ders ücretlerinin belirlenmesinde kullanılan katsayının %100 oranında artırılması gerekmektedir.
Öğretmenlik Meslek Kanunu ile birlikte, öğretmenlik mesleğinin muhatap olduğu mevzuatın parçalı yapısından kurtarılacağı umulmaktadır. Urfalı, Türk Eğitim Sen olarak Öğretmenlik Mesleği Kanunu’nun kamuda ve özel sektörde öğretmenlik mesleğinin saygınlığını artıran ve mesleğin statüsünü sağlam bir zemine kavuşturacak şekilde düzenlenmesinin bir gereklilik olduğuna inandıklarını vurguladı. Urfalı, “Ümit ediyoruz ki, Öğretmenlik Meslek Kanunu ile birlikte, öğretmenlik mesleği muhatap olduğu mevzuat parçalı olmaktan kurtarılacaktır. Öğretmenlerimizin talep ve beklentilerinin kanun düzenlemesinde yer alması hususunda hassasiyet ve destekleriniz için şimdiden tüm meslektaşlarımız adına teşekkür ediyor, değerli hazirunu saygılarımla selamlıyorum” dedi.