Davranışlar genetik geçişli mi” sorusu herkesin zaman zaman kafasını kurcalar. Uzmanlar bu soruya yanıt verdi. İnsan ve hayvan davranışlarını inceleyen psikoloji bilimi ışığında yapılan araştırmalar, davranışı belirleyen temel faktörün kalıtımsal ve çevresel faktörlerin birbiriyle etkileşimi olduğu yönünde. Uzmanlar, bireyin hem ebeveynlerinden getirdiği genetik mirasın hem de doğup büyüdüğü koşulların birbiriyle etkileşiminin bireyin davranışlarında belirleyici olduğuna dikkat çekti.
Davranış hem genetik hem çevresel faktörlerle belirleniyor
Dr. Hazal Ayas, insan ve hayvan davranışlarını inceleyen psikoloji bilimi ışığında yapılan araştırmaların davranışı belirleyen temel faktörün, kalıtımsal ve çevresel faktörlerin birbiriyle etkileşimi olduğunu gösterdiğini söyledi. Davranışları açıklamada sadece genetik faktörlerin ya da sadece çevresel faktörlerin yetersiz kaldığını vurgulayan Ayas, genetik yapısı aynı olan fakat farklı ailelerde büyüyen tek yumurta ikizleri çalışmalarının da genetiğin tek başına davranışı açıklamada yetersiz kaldığını ortaya koyduğunu belirtti.
Örneğin, genetik olarak nispeten kısa boylu bir aileden doğan çocuğun da kısa boylu olması beklenirken, sağlıklı beslenme ve düzenli spor gibi çevresel faktörlerin etkisiyle potansiyel boy uzunluğunun artabileceğini ifade etti.
Çocuğun yetiştirilme tarzı, aile yapısı, sosyokültürel ortam gibi faktörlerin de davranışları üzerinde belirleyici olduğunu belirten Dr. Ayas, genetik yatkınlığın çevresel faktörlerle nasıl desteklendiğinin davranışların şekillenmesinde kritik olduğunu vurguladı.
Öfke, şiddet ve saldırganlıkta genetik belirleyici olabiliyor…
Öfke, şiddet ve saldırganlık eğiliminde genetik yatkınlığın belirleyici olduğuna dikkat çeken Dr. Hazal Ayas, bireyin fiziksel özelliklerinden tutun potansiyel hastalıklarına kadar birçok faktörün genetik yatkınlıkla ve çevresel etkileşimle ilişkili olduğunu belirtti. Örneğin, saldırganlık eğilimi olan bir çocuğun bu eğilimini pekiştirebilecek sosyal öğrenmelerle büyümesinin saldırgan davranışlarını destekleyebileceğini ifade etti.
Dr. Ayas, suça eğilimli olmanın genetik faktörlerle ilişkili olabileceğini ancak tek başına bu durumu açıklamaya yetmeyeceğini söyledi. Çevresel faktörlerin de suç eğilimini destekleyebileceğini ve genetik potansiyeli olmayan bir bireyin olumsuz çevresel koşullarda yetişerek suç işleyebileceğini belirtti.
Suç, şiddet ve saldırganlık gibi davranışların psikiyatrik ve psikoterapötik süreçlerle ele alınarak tedavi edilebileceğini belirten Dr. Ayas, davranışların altında yatan zihinsel faktörlerle ilgilenilerek olumsuz davranışların düzeltilmesinin mümkün olduğunu vurguladı.