Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan’ın Açıklamaları
Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, yetkili sendikanın yöneticilerine seslenerek, kamu çalışanlarının haklarını savunmanın önemine dikkat çekti. “Temsil ettiğiniz memurdan kaç kat fazla maaş alıyorsunuz? Kamu çalışanları bu soruların cevabını bekliyor,” dedi.
Demircan, açıklamasında şunları dile getirdi: “Kısa bir süre önce yetkili konfederasyon aracılığıyla sendikalara getirilen antidemokratik yüzde iki baraj uygulaması, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Ancak, yetkili konfederasyon temsilcisi bu durumu fırsat bilerek ‘Anayasa Mahkemesi kapatılsın’ gibi oldukça sert bir ifade kullandı. Dün bu tür söylemlerde bulunanlar, bugün tasarruf tedbirleri kapsamında ‘koruyucu giyim yardımı, personel servis hizmeti, lojman kira artışlarında rayiç bedelin baz alınması’ gibi toplu sözleşme kazanımlarının iptal edilmesine Anayasa’ya aykırı diyorsunuz. Bu durumu ILO’ya taşımaktan bahsediyorsunuz. Yani, ILO’ya gidip hükümeti şikâyet edeceksiniz öyle mi? Hani siz yerli ve milli bir sendikaydınız? ILO, sizin üyelik müracaatınızı ‘sarı sendika’ olduğunuzu belirterek reddetmedi mi? Hükümetin seyyanen zam teklifini, yüzde bir ve yüzde iki baraj uygulamaları ekmeğinize yağ sürdüğü için kabul etmediğinizde aklınız neredeydi? Daha önce ifade ettiğimiz gibi, toplu sözleşme masasında oturma düzeni, dayanışma aidatı gibi safsatalarla zaman geçirerek memur ve emekliyi delikli kuruşa muhtaç ettiniz.”
Demircan, yetkili sendikanın yöneticilerine tekrar seslenerek, “O Yürek Var mı Acaba?” ifadesini kullandı. “Bugün kendi açıklamalarınızda da bu tespitimizi tasdik ediyorsunuz. Memurun toplu sözleşme ve hukuka olan inançlarını kaybettiğini ifade ediyorsunuz. Evet, durum maalesef böyle ve bunun mimarı da sizsiniz. Sendika gibi davranmaz, her toplu sözleşme döneminde kabine üyesi gibi beyanlarda bulunursanız, bu hazin son kaçınılmaz olurdu ve oldu. Toplu sözleşme ikramiyesi olarak bahsettiğiniz 199 lira, insan buna ikramiye demeye utanır. Bir sendikanın amacı, kamu görevlilerinin mevcut mali ve sosyal haklarını koruyarak geliştirmekken, siz yetkili sendika olarak ne koruyabiliyor ne de geliştirebiliyorsunuz. ‘Kuruş sendikacılığından duruş sendikacılığına’ söyleminiz, metelik sendikacılığına dönüşmüş durumda. Siz ne zaman maaşlarınızı ve diğer mali haklarınızı açıklayacaksınız? Geçtiğimiz Ramazan Bayramı’nda temsil ettiğiniz sendikalar size bayram ikramiyesi ödedi mi? Önümüzdeki Kurban Bayramı’nda ne kadar bayram ikramiyesi alacaksınız? Temsil ettiğiniz memurdan kaç kat fazla maaş alıyorsunuz? Kamu çalışanları bu soruların cevabını bekliyor.”
Demircan, bununla birlikte, “Bir de tüm bunların üstüne bugün yetkili konfederasyon olmanızın yegâne sebebi olan siyasi erki tehdit ediyorsunuz. ‘Onlar sizi tanımazsa, siz de onları hiç tanımayacağınızı’ ifade ediyorsunuz, hodri meydan. O yürek var mı acaba?” dedi.
İşçi Sendikaları Temsilcilerine Sesleniyorum
Demircan, işçi sendika temsilcilerine de çağrıda bulunarak, “Birkaç gün önce bir kurumda işçi sınıfı sendika temsilcisine yönelik tutanak tutuldu. Tutanağın içeriği şöyle özetlenebilir: ‘Hemşireden fazla maaşı bizim sayemizde alıyorsunuz, doktordan fazla nöbet ücretini bizim sayemizde alıyorsunuz, ilkokul mezunusunuz, KPSS olmadan bizim sayemizde işe giriyorsunuz.’ Bu beyanları göğsünü gere gere ifade ediyorlar. Sendika temsilcilerinin çalışma barışını bozacak söylemlerden uzak durması elzemdir. Bilgili ve nezaketli olması daha da elzemdir. Sistemin, profesyonel meslek mensuplarını ezdirmesi, sendika temsilcilerinin alay konusu değildir. Hele ki kamu veya özel sektörde ‘niteliksiz’ olarak adlandırılan bu kişilerin, bir hekim arkadaşımızın nöbet ücreti ve bir hemşire arkadaşımızın eğitimi üzerindeki alaycı söylemlerini kabul edemeyiz. Bu tiplerin mensubu oldukları sendikalarının ilgili organlarına, temsilcilerine başta nezaket kuralları ve etik kurallar olmak üzere hizmet içi eğitimler vermelerini tavsiye ediyorum.”
(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)