Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e Çağrı!
Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, memur sendika aidatlarının ödenmesi konusunda önemli bir öneride bulundu. Demircan, “Madem tasarruf var, memur sendika üyesi kendi aidatını kendisi ödesin” ifadesini kullandı.
Sendika üye aidatları ve sendikal baraj tartışmaları sürerken, Togan Demircan, bu konulardaki görüşlerini kamuoyuyla paylaştı. Tasarruf tedbirleri çerçevesinde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e seslenen Demircan, “Demokratik Sağlık Sen olarak, sendika üye aidatlarının hazineden değil, doğrudan sendika üyeleri tarafından ödenmesini talep ediyoruz. Madem kamu sektöründe tasarruf tedbirleri alınıyor, vergi düzenlemeleri yapılıyor ve kamu mali disiplini oluşturuluyor, o zaman bu ödenek tamamen kaldırılsın. Her sendika üyesi kendi aidatını kendisi ödesin, tıpkı işçilerde olduğu gibi.” şeklinde konuştu.
Demircan, ayrıca yetkili sendika temsilcilerine de eleştirilerde bulundu. “Bu ülkede beş milyonun üzerinde memur var. Ancak kamuoyunu yanlış bilgilendiriyorsunuz. Anayasa Mahkemesi, iki milyon memuru mağdur etti diyorsunuz. Oysa Anayasa Mahkemesi, hakkaniyetli bir karar verdi. Eğer memurların ve emeklilerin bir mağduriyeti varsa, bunun sorumlusu temsil kabiliyetini yitirmiş olan siz ve sendikalarınızdır.” dedi.
Sendikacıya Sesleniyorum
Memura verilen toplu sözleşme ikramiyesinin son derece düşük olduğunu belirten Demircan, “Memurların dağ gibi sorunları varken, iki kahve parası niteliğindeki toplu sözleşme ikramiyesi (!) bir yana. Daha önce Danıştay tarafından iptal edilen sendikalara uygulanan %1 baraj uygulaması, kısa bir süre sonra %2 barajı olarak yeniden karşımıza çıkmıştı. Bunun da Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini unutmayın. Öncesi ve sonrası bizim için sözün bittiği yer.” ifadelerini kullandı.
Demircan, meclise de seslenerek, “Anayasa Mahkemesi’nin anayasaya aykırı bulduğu bir talebi neden yeniden görüşmeye alıyorsunuz? Milletvekilleri olarak, üyelerinin bile karşı çıkacağı bir talebi, sırf sarı sendika istedi diye neden gündeminize alıyorsunuz?” dedi.
Sosyal medya üzerinden “bize söz verildi” diyen sendikacılara da sert bir şekilde yanıt veren Demircan, “3600 ek göstergenin tüm memurlara verileceği sözü bize mi verildi? Yetkili sendika olduğunuzdan beri memur ve emekliler için ne elde ettiniz? Geçtiğimiz yıl emekli memurlar hariç, emekliliğe ve ikramiyesine hiçbir etkisi olmayan 8.077 liralık artışın yarattığı ayrımcılığın giderilmesi için ne yaptınız?” diye sordu.
TÜİK tarafından açıklanan enflasyon oranlarının gerçeği yansıtmadığını belirten Demircan, “%180 enflasyonun olduğu bir ülkede toplu sözleşmede yıllık bazda %25 oranında imza atıp, ardından Kamu Hakem Heyeti’ni günah keçisi ilan ederek sorumluluktan kaçmanıza ne demeli?” şeklinde eleştirilerde bulundu.
Son olarak, “Ailesini feci bir şekilde kaybeden memurun neden bu noktaya geldiği konusunda vicdanınızın sesini dinliyor musunuz? İki kahve parası için Meclis’te yatıp kalkıyorsunuz. Kendinize, dini bayramlarda ikramiye alıyor musunuz? Bürolarınızdaki çalışanlar bayram ikramiyesi alıyor mu? Alıyorsanız, kaç lira ikramiye alıyorsunuz?” şeklinde sorular yöneltti.
Demircan, “Bugün temsil ettiği kitleden en az yirmi kat fazla aylık alan, yasalar gereği tüzüğünde kaç lira almasının belirtilmesi gereken kesim, yoksulluğa mahkûm ettiği memura üç yüz lirayı reva görüyor. Umarım bunu duyan memur kardeşim, kendilerini açlık sınırının üzerinde, yoksulluk sınırı altında ücret almalarına sebep olan yetkili sendika temsilcilerine gereken cevabı verir.” dedi.
Toplu sözleşme masasında elde edilen bazı kazanımların zamanla ortadan kaldırıldığını vurgulayan Demircan, “Örneğin koruyucu giyim yardımı ve servis hizmeti gibi haklar, kamu görevlilerinin ellerinden bir yönetmelikle alındı. Bu durumu cılız bir sesle eleştirdiniz. Dostlar alışverişte görsün misali.” diyerek sonlandırdı.
(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
