Hava kirliliği, İdiyopatik Pulmoner Fibrozis (İPF) hastalığı riskini önemli ölçüde artırmaktadır. Türk Toraks Derneği uzmanları, bu konuda uyarılarda bulunarak, hava kirliliğinin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekmektedir.
Nedeni bilinmeyen bir hastalık olan İdiyopatik Pulmoner Fibrozis (İPF), düzenli kontroller ve ilaçların düzenli kullanımı ile ilerlemesi engellenebilen bir durumdur. Eylül ayının 3. Pazartesi günü başlayan hafta, İPF farkındalık haftası olarak kabul edilmektedir. Bu bağlamda açıklama yapan Türk Toraks Derneği Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu, hava kirliliğinin hastalığın oluşumunda, şiddetinde ve hastaneye yatış oranlarında etkili olabileceğine dikkat çekmiştir.
Metal Tozu, Ahşap Tozu ve Tarım İlaçları Hastalık Riskini Artırıyor
Prof. Dr. Çuhadaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Halk arasında akciğer dokusunun sertleşmesi olarak bilinen İdiyopatik Pulmoner Fibrozis, nedeni bilinmeyen ve ilerleyici bir akciğer hastalığıdır. Bu hastalıkta, akciğerlerde hava geçişinin sağlandığı ve kanın temizlendiği bölgeler, fibrozis adı verilen bir doku ile kalınlaşmakta ve gaz geçişi bozulmaktadır. Bu durum, hastalarda ilerleyici nefes darlığı ve öksürük gibi belirtilere yol açar. İPF hastalığı genellikle 50 yaş üstü bireylerde, tütün ürünleri kullananlarda ve erkeklerde daha sık görülmektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, hava kirliliğinin akciğerlerde fibrozis oluşumunu tetikleyebileceğini göstermektedir. Ortam hava kirleticileri, hastalığın gelişimini etkileyebilir, şiddetini artırabilir, hastaneye yatış gerektirebilir ve hastalığın akut alevlenmelerine yol açarak ölüm oranlarını yükseltebilir. Metal tozu, ahşap tozu ve tarım ilaçları gibi mesleki maruziyetler, tıpkı tütün ürünlerinin kullanımı gibi İPF riskini artırmaktadır.”
Aşılar ve İlaçlar Aksatılmamalı
Erken tanı, birçok hastalıkta olduğu gibi İPF hastalığında da son derece önemlidir. İdiyopatik Pulmoner Fibrozis hastalarının dikkat etmesi gereken temel belirtiler hakkında bilgi veren Türk Toraks Derneği Klinik Sorunlar Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Züleyha Bingöl, şunları ifade etti: “Kuru öksürük, nefes darlığı ve fiziksel aktivitelerde kısıtlılık, en sık karşılaşılan belirtilerdir. İPF, ilerleyici bir hastalık olduğu için erken tanı büyük bir önem taşımaktadır. Erken tanı ile akciğerde kalınlaşmaya yol açan fibrozis dokusunun oluşumunu engelleyen anti-fibrotik ilaçların başlanması, mevcut hasarı geri döndüremese de hastalığın ilerlemesini yavaşlatabilir. Ayrıca, hastaların tütün ürünlerini kullanmayı bırakmaları, pulmoner rehabilitasyon programlarına katılmaları ve ilaçlarını düzenli olarak kullanmaları gerekmektedir. Zatürre ve grip aşılarının yaptırılması da son derece önemlidir. İleri İPF olgularında akciğer nakli gerekebilir. Bu nedenle, açıklanamayan kuru öksürük ve nefes darlığı yaşayan kişilerin bir göğüs hastalıkları uzmanına başvurmaları önemlidir. Ayrıca, hastalarda çevresel ve mesleki maruziyetlerin ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmesi, İPF’nin patogenezi ve seyrinde önemli bir rol oynamaktadır. Riskin belirlenmesi ve ortadan kaldırılmasına yönelik yaklaşımlar, küresel halk sağlığı açısından önemli katkılar sağlayacaktır.”