Sindirim Sistemi Kanseri ve Önemi
Sindirim sistemi kanseri, ülkemizde ve dünyada en sık görülen kanser türlerinden biridir. Türkiye’de her yıl yaklaşık 175 bin yeni kanser vakası tespit edilmektedir ve tüm kanser türlerinin %20’si sindirim sistemi kanserlerini oluşturmaktadır. Bu kanser türleri, ülkemizde kansere bağlı ölümlerin önde gelen nedenleri arasında yer almaktadır. Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Erkin Öztaş, erken dönem sindirim sistemi kanserinin ESD (endoskopik submukozal diseksiyon) yöntemiyle tedavi edilebileceğini belirtmektedir.
Ameliyatsız Tedavi Seçenekleri
Eskiden sindirim sistemi kanserlerinde genellikle cerrahi müdahale tercih edilirken, günümüzde endoskopik yöntemlerle ameliyatsız tedavi seçenekleri geliştirilmiştir. Endoskopi ile yapılan incelemelerin ilerlemesi sayesinde yemek borusu, mide ve kalın bağırsak gibi organlardaki kanser ve kanser öncesi lezyonlar ameliyatsız bir şekilde çıkarılabilmektedir. Bu gelişmeler sayesinde hastaların yaşam kalitesi artmakta ve tedavi süreçleri kolaylaşmaktadır.
ESD (Endoskopik submukozal diseksiyon) yöntemi, tümörün bulunduğu alana göre belirlenen özel bir işlemi içermektedir. Çeşitli endoskopik aletler kullanılarak tümörün tabanı kesilerek çıkarılmakta ve patolojik incelemeye gönderilmektedir. Bu yöntemle hastalar genellikle kısa süre içerisinde taburcu olabilmektedirler. ESD, hastalara ameliyat riski ve iyileşme sürecindeki zorlukları azaltarak etkili bir tedavi olanağı sunmaktadır.