Türkiye Psikiyatri Derneği Tepkisi
Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD), Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen bölgelerde gönüllü ekipleri aracılığıyla alan çalışmaları gerçekleştirirken, 13 Şubat’ta Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından bölgede psikososyal ve manevi destek noktasında İlahiyat ve İslami İlimler fakültelerinin de görev alabileceğini açıklamasına tepki gösterdi. Türkiye Psikiyatri Derneği Merkez Yönetim Kurulu, YÖK’ün deprem bölgelerinde manevi rehberlik psikolojik danışmanlık yapabilecek üniversiteler arasına ‘İlahiyat ve İslami İlimler’ fakültelerinin dahil edilmesi duyurusu üzerine kurula resmi yazı gönderdi.
TPD resmi yazısında, ‘Psikososyal desteğin evrensel ilkeleri bellidir’ vurgusunda bulundu. Afet ve travma durumlarında kişilerin dini destekten önce uzman psikologlar tarafından desteklenmesi gerektiğine dikkat çeken TPD yazıda; “Bireylerin mensup oldukları din ya da inançlar doğrultusunda din adamlarından dini bilgi ve dini rehberlik almaları temel insan hakkıdır ancak ruhsal zorlanma, hastalık ya da bozukluklarda alınması gereken ya da sunulması gereken, ‘ruh sağlığı hizmeti’dir” cümlelerine yer verdi.
TPD, ruh sağlığı hizmetinin psikiyatrinin alanı olduğunu, alan ihlali yapılmamasını, dini görevlilere gereksinim duyulduğunda bunun da psikologlarca talep edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
YÖK’ün Açıklamaları ve Tepkilere Yanıtı
YÖK tarafından 13 Şubat 2023 tarihinde üniversitelere gönderilen “manevi rehberlik” yapabilecek gönüllü çağrısına ilişkin yazısında depremzedelere psikolojik destek olunacak fakülteler arasında; İlahiyat ve İslami İlimler Fakülteleri de yer aldı. YÖK’ün tüm üniversitelere gönderdiği yazıda, “Afet bölgesinde depremden etkilenmiş çok sayıda çocuk, genç yetişkin ve yaşlı insanımızın bulunduğu, depremzedelere destek olmak için yapılan planlamada değerlendirilmek üzere manevi rehberlik ve psikolojik danışmanlık yapabilecek gönüllü öğretim üyelerinin; İlahiyat Fakültesi, İslami İlimler Fakültesi, Eğitim Fakültesi, Psikoloji, Sosyal Hizmet, Acil Yardım ve Afet Yönetimi akademik birimlerinde görev yapanlar başta olmak üzere manevi rehberlik ve/veya psikolojik danışmanlık konularında uzmanlaşmış gönüllülerin de bulunacağı” belirtildi.
TPD’nin YÖK’e yolladığı yazıda; bölgedeki insanların, ruh sağlığının değerlendirilmesi ve ruh sağlığına yönelik müdahale ve desteğin sağlanmasının acil olduğu ancak afet ve travmanın neden olduğu ruhsal zorlanmaya yönelik yapılacak müdahale, danışmanlık ve destek psikoloji ve psikopatoloji bilgisi gerektiren tedavi yaklaşımlarının psikologlar tarafından uygulanabileceği vurgulandı.
TPD, YÖK’ün de duyurusunda belirttiği, ‘bölgede etkilenen, ruh sağlığı açısından “incinebilir grup” olarak tanımlanan çok sayıda çocuk, genç, engelli ve yaşlı bulunduğu’ bilgisine yazısında yer vererek, “Psikoloji ve psikopatoloji bilgisi olmayan kişiler tarafından bireysel ihtiyaç gözetilmeden verilecek desteğin bireyin yanlış değerlendirilmesine, kriz durumunda yaşanan ruhsal zorlanmanın artmasına neden olacağı aşikardır. Afet ve Travma Psikiyatrisi, Travmanın Psikolojik Etkileri gibi ruh sağlığı meslek mensuplarının alanına giren bu konularda yetkin olmayan kişilerin yapacağı müdahaleler alan ihlaline neden olacaktır.”
TPD, YÖK’ün açıklamalarına tepki göstererek, alan ihlali yapıldığını belirtti ve konuyla ilgili önerilerini iletti.