Bakan Tekin’in Vurguları
Millî Eğitim Bakanlığı Başöğretmen Toplantı Salonu’nda gerçekleşen projenin tanıtım toplantısında konuşan Bakan Tekin, Cumhuriyet’in 100. yılını kutlayarak “Cumhuriyetin Yeni Yüzyılı” sloganıyla başlayan yeni dönemin hayırlı olmasını temenni etti. Ayrıca, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarına değinerek, uluslararası camiayı, uluslararası insan hakları evrensel bildirgelerine uygun olarak İsrail’i savaş suçlusu olarak tanımaya ve bu savaşı sonlandırmaya çağırdı.
Projeye Yaklaşım ve Amaçlar
Daha önce Dilimizin Zenginlikleri Projesi’nin başlangıç adımlarını attıklarını ve haziran başından beri Türkçe, Türk kültürü, ülkeyi bir arada tutan değerler üzerine çalıştıklarını belirten Tekin, projenin bu sürecin bir uzantısı olduğunu vurguladı. Türkçe eğitiminin önemini vurgulayarak, Türkçenin çocukların akademik başarıları için kritik bir rol oynadığını ve aynı zamanda ülkenin birlik ve kimliğinin temel bir referans kaynağı olduğunu ifade etti.
Türkçenin Zenginlikleri ve Korunması
Tekin, Türkçenin dünya dilleri arasında en zenginlerden biri olduğunu savundu ve bu zenginliğin korunması gerektiğini dile getirdi. Teknolojinin etkisiyle dilin sınırlarının belirli dillere mahkum edilme tehdidi karşısında Türkçeye sahip çıkılması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin geleceğini inşa ederken Türkçenin zengin varlığını kullanmanın önemine vurgu yaptı.
Öğrenci Gelişimi ve Proje Detayları
Ortaöğretim Genel Müdürü Halil İbrahim Topçu, projeyi “Sözlük Özgürlüktür” sloganıyla hayata geçirmeyi amaçladıklarını ifade etti. Öğrencilerin kelime haznelerini, kavram bilgilerini geliştirmek, dil öğrenme becerilerini güçlendirmek ve kitap okuma alışkanlıkları kazanmalarına katkıda bulunmayı hedeflediklerini belirtti. Sözlük okuma çalışmalarının projenin merkezine alındığını ve bu çalışmaların öğrencilerin e-okul sosyal etkinlikler modülüne kaydedileceğini açıkladı.
Projeyi Yürütme ve Destek
Bakan Tekin, projeyi teorik olarak kurguladıklarını, ancak bu çalışmaların sahada öğretmenlerin destek vermesiyle hayata geçeceğini söyledi. Dilin zenginliğinin sadece öğrencilerin değil, aynı zamanda öğretmenlerin, idarecilerin ve toplumun her bireyinin gündelik hayatta kullandığı kelime sayısını artırması gerektiğini belirtti.
